Sabahın köründe kimse uyanık olmadığı için kedimle konuşuyorum. =O.O=

Bu mal varlık sabahın 5'inde beni uyandıran şahıs oluyor kendisi ultra tehlikeli bir kedidir.

Neden böyle bir başlık seçtiğimi bilmiyorum. Fakat şuan ki durumuma uygun olduğu için böyle yazmam gerektiğini düşünmüştüm. Her neyse, sabahın köründe kedim beni miyavlayarak uyandırdı.. Ki bu saat 5'deydi ve şuan saat 6..  Uykudan kafayı yiyorum ama hiç uyumak istemiyorum. (uykumu kaçırdı manyak kedi)
Şimdi, kısa da olsa bu kedi sahiplerinin neler çektiği hakkında birkaç şey yazmak istiyorum. (cidden çok pislik bu kediler aman dikkat)

1. Yastığı ele geçirme : İlk olarak yukarıda gördüğünüz durum var. Kim çizdiyse baya anlatmış olayı. Eveet, şimdi bu kedilerin şöyle bir taktikleri var. Fazla sevimliler ! Evet. Lanet olsunlar ki çok tatlılar ve bu onları dayanılmaz yapıyor. Biz de onları uyurken yanımıza alıyoruz fakat malesef ki  yastığı ele geçiriyorlar. T.T Bu benim gibi yastığını fazla seven kedi sahipleri için çok sinir bozucu bir olaydır.
2. Tarama Savaşı: Şimdi geldik ikinci maddeye, benim kedim cinsi gereği uzun tüylü olduğundan ve fazlasıyla tüy döktüğünden taranma ihtiyacı çok fazla. (günde 15 dakika falan düşünün) Fakat kedim buna pek aldırmıyor sanırım çünkü kendisini tarayamıyorum. İşte bu da kedi sahiplerinin çektiği sorunlardan biri. Kedi asla kendini taratmaz. Bazen arada sevenler oluyor fakat genelde taratmaz. Gerçi kedim biraz bana benzediğinden midir bilmiyorum ama uykulu olmadığı zaman tarak görünce direk saldırı moduna geçiyor. Bazen onu taramak için savaştığım bile oluyor. Bildiğimiz iki düşman gibi savaşıyoruz yani.(kesinlikle %100 kediler için zararsız bir kavga)
3. Saldırıya Uğramak: Bir de hala neden yaptıklarını anlamadığım bir şey vardır. Ben bunu şuan beslediğim kedim de her gün yaşadığım için bahsetmek istiyorum. Şimdi ben akşamları bilgisayar başında otururken birden koşma sesi geliyor arkamı dönüyorum, kedim yan durmuş bir şekilde kulakları arkaya yatık(bu bir saldırma pozisyonudur gördüğünüz anda kaçın!) bir şekilde bana bakıyor. Noldu diye ayağa kalkıyorum ve bana saldırıyor. Belki bir şey istemiştir ondan yapıyordur diyorum. E maması ve suyu var. Belki tuvaleti gelmiştir diyorum pencereyi açıyorum.(tuvaleti arka balkonda benim odamın penceresi de arka balkona bakıyor, yani kediyi tuvaletini yapması için dışarı falan salmıyoruz T..T )     Her neyse, tuvaleti de yok. Ama saldırmaya devam ediyor. Bunu ben hala çözemedim neden yaptığını belki korkmuştur bir şeyden ondandır diye düşünüyorum. (bilenler yazarlarsa çok iyi olur aslında o.o )
4. Su Kabı Meselesi: Geldik dördüncü maddeye, şimdi tek benim kedim de mi var bilmiyorum ama kendi kedimden olan deneyimlerimi buraya yazdığım için ondan örnek vereceğim. Kedim su kabından su içmek yerine başka her türlü şeyi yapıyor. Hani normalde su içmesi gerekir ama ancak döküyor. Peki bu kedi nereden su içiyor ? (Güzel soru, kendime teşekkür ediyorum.) Beraber tuvalete gidiyoruz küçük bir kovaya su dolduruyorum oradan içiyor.. ._. Evet olay bu, su kabına mı garezi var onu da çözemedim ama su kabından başka her yerden su içiyor. (Banyoda yere damlamış sular dahil.)

5. Yemek : Sanırım bu son madde olacak yaklaşık 1 saattir yazıyorum yav yiter. ._. Neyse, konuyu dağıtmayalım. Şimdi, benim kedim de mama seçme huyu var. Beyefendi ucuz mama yemiyor. 20 tl'den başlayan mama fiyatlarımız var efendim. (Kedi kaliteli dışkı şey ediyor.) Fakat normal yemeye gelince şeftaliden salatalığa kadar her şeyi yiyor. Tabii, ben yemeğini asla paylaşmayan biri olarak genelde ''Git kendi mamanı ye.'' tarzında davranışlarda bulunup kovuyorum.

6. Tuvalet Kabı Kabusu : Dayanamadım ve son bir tane daha yazmaya karar verdim. Vee, kedi sahiplerinin genel kabusu. Tuvalet kabı temizliği ! Bildiğiniz üzere kediler köpeklere kıyasla daha temizdir yani tuvaletlerini kuma yapıyorlar falan. Fakat kabus olan kısım o kum dolduğunda başlıyor. Fakat daha da kabus olan kısım kumu değiştirmek. (Bir  kere o tüm çişi emmiş kumu değiştirirken üzerime dökmüştüm ben bildiğin kabus) Aslında kum değiştirmek o kadar kötü bir şey değil. Benim midem çok nadir bulandığı için sorun olmuyor. Değiştirme kısmı hariç katıları almak aslında eğlenceli. o..o Evet..

Eveet, bu fotoğrafla da yazının bu kısmını bitiriyorum. Sanırım ben ve kedim hakkında ya da sadece kediler hakkında bir kaç şey öğrendiniz. Gerçi bu kedi sahiplerinin çektiği sıkıntılardan sadece bir kısmı. Bir de belirtmek isterim ki kedi sahipleri bu sıkıntıları çekiyor fakat onlar kedilerini o kadar çok seviyorlar ki bu sıkıntılar o sevginin yanında bir hiç. ^_^

Ve Şuan saat 7.. Bir yazı yazmak için ne kadar uğraşmışım yav neyse, ben gidiyim. Uykum geldi azıcık hikaye okuyup uyuklamaya çalışacağım sanırım. o.o